ANKARA –HDP Küme Başkanvekili Saruhan Oluç, Meclis’te düzenlediği basın toplantısında AK Parti Meclis Kümesi’nin başörtüsüne ilişkin anayasa değişikliği teklifini görüşmek üzere kendilerinden randevu istediğini, görüşmeyi bulamadığı için bu talebi reddettiklerini açıkladı. Bu teklifin mevcut siyasi ortamda samimi ve inandırıcı olması.
“AK PARTİ İLE GÖRÜŞMEME KARARI ALDIK”
Oluç, AK Parti Meclis Kümelenmesi yöneticilerinin Çarşamba gününe HDP Meclis Kümelenmesi’nden randevu istediğini, partisinin yetkili kurullarında bu talebi değerlendirdikten sonra talebi reddettiklerini söyledi. HDP’nin kapatma davasının Anayasa Mahkemesi’nde devam ettiğini hatırlatan Oluç, atamayı reddettiklerini şöyle anlattı:
“HDP’ye yönelik bir intikam davası olan kapatma davasının tüm hızıyla devam etmesi, partimizin anayasal hakkı olan hazine yardımının Anayasa Mahkemesi tarafından partinin siyasi baskısı sonucu bloke edilmesi. İktidar bloğu, anayasaya aykırı bir şekilde ve bunun gerçekleşmesi için başta Cumhur İttifakı olmak üzere. Anayasa Mahkemesi’ndeki bileşenlerinin yoğun baskısı nedeniyle anayasa değişiklik teklifini Adalet ve Kalkınma Partisi Küme Yönetimi ile görüşmeme kararı aldık. Randevu taleplerine olumlu yanıt alamadık” dedi.
‘ANAYASAL YAPILIRKEN MÜZAKERE ETMEYİ SAMİMİ BULMUYORUZ’
AK Parti Meclis Kümelenmesi’nin diyalog çabalarını değersiz görmediğini belirten HDP’li Oluç, “İktidarın bize yönelik politikaları nedeniyle böyle bir buluşma zemininin kaldırıldığını düşünüyoruz. “Mevcut anayasanın bile çiğnendiği, hukukun askıya alındığı bir dönemde anayasa değişikliklerini tartışmayı samimi, inandırıcı ve güven verici bulmuyoruz.”
‘SEÇİMLERİN DEMOKRATİK BİR ORTAMDA YAPILMAYACAĞINA DAİR ÖNEMLİ İŞARETLER’
Türkiye’nin seçim ortamına girdiğini belirten Oluç, “Seçim ortamında HDP’ye yargı vesayeti uygulanıyor olması, yargı vesayetinin ve siyasi alanın dizaynı ile HDP’ye yönelik tasfiye politikalarının devam etmesi” dedi. seçimlerin adil, demokratik ve eşit bir ortamda yapılmayacağının çok önemli işaretleridir. Demokratik siyaset, güç ile kastedilmektedir. Cumhur İttifakı’nın AYM üzerindeki açık baskısını da değerlendirdiğimizde; Bu teklifin tartışılmasını samimi ve güven verici bulmuyoruz.” (DUVAR)
